Dest-i Yar – Mustafa Baysa

Mevlanın selamı, rahmeti, bereketi hepimizin üzerine olsun. Rabbim bizleri has kullarınınpak yolundan ayırmasın. Salat-u selam O’nun latif, zarif ve muhterem habibine ve pek kıymetli al-u ashabına olsun. O yüce zat-ı kerimi ve tertemiz ailesini anmaktan haz duyarız, şeref duyarız.

Can Dostlar,
Bir şiir kitabını elimize aldığımızda aklımıza gelen suallerden biri ‘’Şiir nedir?’’ suali olsa gerek. Bu suale hepinizin vereceği cevaplar vardır. ‘Şiir renktir, sestir, his ve fikirlerimizin pare pare ahengidir. Şiir aşktır, şevktir, firaktır, hicrandır, vuslattır; bazen yardır yarandır, bazen candır, canandır…’ Bana soracak olursanız şiir bunların tümüdür, hatta daha fazlasıdır. Engin ve rengin olan gönül revzenlerimizden cihanı seyre daldığımız zaman aşk-u muhabbet güneşinin altun hüzmelerinin başımızdan göğsümüze nasıl süzüldüğünü görmüş oluruz. O an yüreklerimizin çiçek açmış bağlarında beyitler, kıtalar, gazeller coşmaya başlar. Kendimizi mesut bir rüyanın kollarında buluruz. Hülyalar başımızda uful uful esip durur umutlar sinemize sarılır, heyecanlara gark oluruz. Derd-u keder karşımıza çıkamaz artık. Zevk-u safa menziline doğru akar gideriz. Madem böyledir, öyleyse ne duruyoruz! Haydi bu billur neşvenin, mercan zevkin sayfalarını beraber aralayalım; dembedem ferah ufuklara seyran olalım.

Şiirlerde ilk defa karşılaşabileceğiniz mihr çehreli kelimeler olacaktır. Bu zarif kelimelerle tanıştıkça yeni renkler, zevkler ve tadlar keşfedeceğinizden eminim. Bir nebze sabırlı olmak şartıyla.

Cümlenize şiir tadında bir ömür diliyorum. Şiirle kalın… Seyyid Mustafa Suruci
Ey dert-yar olan gönül çek destini gül sine-i saadetten
Aşk-u şevk gelir mi kış görmeden bahara durmuş çiçekten.
S.Mustafa Suruci