Yarınlarını merak ediyorsan bugünkü eğitim sistemine bakmalısın. Yıllardır marjinal ideolojik grupların şamaroğlanına çevirdiği adeta feleğini şaşırttığı bir eğitim sistemi ile dünümüz ne ise bugünümüz de öyle olmuştur, bugünümüz nasılsa yarınlarımız da öyle olacaktır! Bıktık artık değil, YETER ARTIK demenin tam da vaktidir. Siyasetten bağımsız, ortak bir fikir birliğinde planlanmış eğitim sistemi için toplumun tüm kesiminin sesi, yeri göğü inletmelidir. Kabul etmeliyiz ki EĞİTİM en önemli BEKA meselemizdir. Milli Eğitim için Milli Bilinç uyanmalıdır artık.
Teori…Teori…Teori… TEORİ üzerine kurulmuş, masallarla devam eden, sıkıcı, boğucu, ezberci eğitim anlayışı beyinlerimizi yeterince kısırlaştırmadı mı?
Beceri nerede, akıl yürütme nerde kaldı? Kullanmamak üzere beyinlere depolanan ezber bilgilerin; kime, ne zaman ve nasıl faydası olacak?
Daha ilkokul sıralarında; yürüme becerisini, konuşma, sosyalleşme becerisini, okuma ve anlama becerisini henüz kazanmış çocuklarımıza eğitim-öğretim diyerek testler, sınavlar dayatılarak hayatlarını üç seçenek arasına sığdırmaya çalışmak hangi bilimle hangi pedagojik ilkelerle açıklanabilir?
Ey Milletim; gerçek eğitimin, sınav kazandırmaya odaklı teori ve ezber üzerine kurulmuş bireyler yetiştirmek mi yoksa güçlü karaktere sahip, millî ve manevi değerlerini benimsemiş, becerisi gelişmiş, sorgulayabilen, üretken bireyler yetiştirmek mi olduğunu ayırt etmek zorundayız.
Türk Milleti olarak Milli Eğitim konusunu Milli Davamız olarak kabul edip bu konuda yüksek bilinç seviyesinde olmalıyız.
Şüphesiz ki; gelişmiş ve güçlü bir ülke olmanın tek yolu nitelikli bir eğitim sistemine sahip olmaktan geçer. Bunu başaramadığımız sürece yarınlara uyanışlarımız her zaman samimi bir günaydın sesiyle olmayacaktır!
Unutmayalım ki toplumların kaderi eğitimle yazılır.
Yarınlarını merak ediyorsan bugünkü eğitim sistemine bakmalısın. Yıllardır marjinal ideolojik grupların şamaroğlanına çevirdiği adeta feleğini şaşırttığı bir eğitim sistemi ile dünümüz ne ise bugünümüz de öyle olmuştur, bugünümüz nasılsa yarınlarımız da öyle olacaktır! Bıktık artık değil, YETER ARTIK demenin tam da vaktidir. Siyasetten bağımsız, ortak bir fikir birliğinde planlanmış eğitim sistemi için toplumun tüm kesiminin sesi, yeri göğü inletmelidir. Kabul etmeliyiz ki EĞİTİM en önemli BEKA meselemizdir. Milli Eğitim için Milli Bilinç uyanmalıdır artık.
Teori…Teori…Teori… TEORİ üzerine kurulmuş, masallarla devam eden, sıkıcı, boğucu, ezberci eğitim anlayışı beyinlerimizi yeterince kısırlaştırmadı mı?
Beceri nerede, akıl yürütme nerde kaldı? Kullanmamak üzere beyinlere depolanan ezber bilgilerin; kime, ne zaman ve nasıl faydası olacak?
Daha ilkokul sıralarında; yürüme becerisini, konuşma, sosyalleşme becerisini, okuma ve anlama becerisini henüz kazanmış çocuklarımıza eğitim-öğretim diyerek testler, sınavlar dayatılarak hayatlarını üç seçenek arasına sığdırmaya çalışmak hangi bilimle hangi pedagojik ilkelerle açıklanabilir?
Ey Milletim; gerçek eğitimin, sınav kazandırmaya odaklı teori ve ezber üzerine kurulmuş bireyler yetiştirmek mi yoksa güçlü karaktere sahip, millî ve manevi değerlerini benimsemiş, becerisi gelişmiş, sorgulayabilen, üretken bireyler yetiştirmek mi olduğunu ayırt etmek zorundayız.
Türk Milleti olarak Milli Eğitim konusunu Milli Davamız olarak kabul edip bu konuda yüksek bilinç seviyesinde olmalıyız.
Şüphesiz ki; gelişmiş ve güçlü bir ülke olmanın tek yolu nitelikli bir eğitim sistemine sahip olmaktan geçer. Bunu başaramadığımız sürece yarınlara uyanışlarımız her zaman samimi bir günaydın sesiyle olmayacaktır!
Unutmayalım ki toplumların kaderi eğitimle yazılır.