Son Temas kitabının yazarı Taylan Yılmaz ile 2017 CNR Kitap Fuarından sonra bir söyleşi gérçekleştirdik. Yazarımızıñ dünyasına vardığımız bu sohbetimizi sizlerle de paylaşıyoruz.
1) Ben Taylan Yılmaz. 21 yaşında, üniversite öğrenciyim. İstanbul Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünde okumaktayım.
2) Fuara yazmış olduğum ilk romanım, ilk göz ağrım olan Son Temas adlı kitabım ile katıldım.
3) Kitabım içinde gerek aşk gerek arkadaşlık entrikaları bulunduran ve bilinmezliklerle süslenmiş bir polisiye romanı. İstanbul Anadolu yakasında bulunan, vahşice öldürülmüş kadın cesetlerinin ardındaki katili bulmak adına olayı soruşturan iki polisi anlatıyor. Karşılarındaki katil profili oldukça farklı, ve cinayetlerin sebebi hiç tahmin edemedikleri kadar kendilerine yakın. Zaman zaman kitap içinde yaptığım flashbacklerle (zamıanda geriye dönüş) olayın nedenini daha da anlaşılır kılıyor. Katil her cinayetinden sonra şiir yazıyor. Yani yazdıkça ölüyor ve öldürdükçe yazıyor.
4) Bu kitabı yazmam için öncelikle çok fazla okumam gerekti. Haftada üç kitap bitirdim diyebilirim. Anadolu yakasında yaşadığım için kitabımda geçen yerleri gezme imkanım ve her köşesini bildiğim sokakları yazmış olmam da benim için büyük bir avantaj oldu.
5) Yazdığım sokakları dolaşmaktan veya bana farklı bakış açıları sağlayacak onlarca kitap okumamdan ziyade beni asıl yoran şey kitabımdaki karakterin ruh haline girmemdi. Onun gibi düşünmek, onun gibi yazmak gerçekten zordu.
6) Ailem ve yakın arkadaşlarım diyebilirim. Tabii okuduğum kitapları da unutmamak lazım.
7) Kitabımı tamamen bitirdikten sonra baskıya karar vermeden önce daha fazla kişiye okutarak fikirlerini alabilirdim. İlk kitabımı bitirdiğimde üç kişiye okutup aldığım cevaplar karşısında bastırmaya karar vermiştim. Ayrıca yeni kitabımda yazacağım yerleri fotoğraflayarak yazarken bana yardımcı olmalarını sağlayacağım.
8) Evet, şu anda yazmakta olduğum yeni bir kitabım var ancak ilk kitabımın devamı niteliğinde olmayacak. Çok farklı, sürükleyici bir roman okurları bekliyor.
9) Fuar benim için inanılmazdı. Bir yazar olarak katıldığım ilk fuardı. Yaşadığım o heyecan, o mutluluk gerçekten tarif edilemez bir duyguydu benim için.
10) Arkadaşlarımı karşılamak üzere fuarın kapısına çıkmıştım. Arkadaşlarım gelince birlikte içeriye girmek için kuyruğa girdik ve orada tanımadığım birisi bizim sohbetimize kulak misafirliği etmiş olacak ki bana dönüp yazar mısın diye sordu. Bende evet dedikten sonra kitabımın konusunu sordu. Bende ona kısaca anlattıktan sonra tamamdır gelip alacağım kitabını dedi. Galiba yaşadığım en ilginç an buydu.
11) Şu anda David Carnoy’un Neşter Müziği adlı kitabını okuyorum. Okuduğum son 3 kitap: Semerkant, Kupa Valesi ve Yasımı Tutacaksın. Semerkant kitabı Ömer Hayyam, Hasan Sabbah ve o zamanlardaki İran’ı anlatmakta. Oldukça bilgi verici ve sürükleyici bir eser. Kupa Valesi ise yabancı bir yazarın polisiye romanı. Yeğeni intihar eden bir doktorun olayların ardındaki gizemi araştırmasını anlatıyor. Tek solukta okuyabileceğiniz bir kitap. Yasımı Tutacaksın… Kesinlikle okunması gereken kitaplardan diyebilirim. İspanya’nın siyasi durumu, boğa güreşlerinin nasıl bir mana taşıdığı ve meşhur Matador El Cordobes’i anlatan bir kitap.
12) İnsanların sizin düşüncelerinize, yazdıklarınıza değer verdiğini görmek, severek sizi takip ettiklerini görmek gerçekten de mükemmel bir duygu. En karanlık gecelerde ansızın açan bir güneş adeta okurlar.
13) İlk imzadan önce kitabımı gördüğüm ilk anı anlatmak istiyorum. Kitabım ile fuarda buluştum. Yayınevinin standına geldiğimde kitabımı gördüm ve gerçekten elim ayağım titremeye başladı. Fotoğraf çekmek için telefonumu çıkarmıştım ve çekemedim. Yanımdaki arkadaşlara verip çekmelerini istedim çünkü gerçekten de elim çılgınca titriyordu. Öylesine mutlu olmuştum ki anlatamam. Hala kitabımı her gördüğümde sevinir, mutlu olurum. İmza atmak ise bunun cabası diyebilirim.
Kategori : Fuar - Etiketler : - Tarih : 03 Mart 2017